logo

Antalya Gezilecek Yerler

Antalya Gezilecek Yerler

 

Akdeniz'in İncisi Antalya

Türkiye'nin Güney sahilinde, masmavi Akdeniz kıyısında yer alan Antalya, tarih, doğa ve deniz tutkunlarını kendine çeken eşsiz bir destinasyon olarak bilinir.

Bu güzel şehir, güneşin altında serpilmiş muhteşem plajları, zengin tarihi mirası ve nefes kesen doğal güzellikleriyle ünlüdür.

Antalya, yıl boyunca turistleri cezbetme ve büyüleme konusunda birçok özellik barındırır.

Antalya’nın zengin tarihine bir göz atmak, bu şehrin geçmişini daha iyi anlamamıza yardımcı olur.

Antalya'nın Tarihi

Antalya, II. Attalos tarafından kurulan ve "Attalos Yurdu" anlamına gelen bir kent olarak tarih sahnesine çıkar.

Bergama Krallığı'nın sona ermesiyle M.Ö. 133, kısa bir süre bağımsız kalan kent, daha sonra korsanların kontrolüne geçti.

M.Ö. 77 'de Komutan Servilius Isauricus tarafından Roma topraklarına katıldı ve M.Ö. 67'de Pompeius'un donanmasına üs oldu.

M.S. 130'da Hadrianus'un Attaleia'yı ziyareti, şehrin gelişimini tetikledi.

Bizans döneminde Piskoposluk merkezi olan Attaleia, Türklerin egemenliği altında büyük bir gelişme kaydetti.

Antik çağ kalıntılarına pek rastlanmasa da, Antalya'da göze çarpan kalıntılardan biri, restorasyonu yapılan Hadrian Kapısı'dır.

Antalya şehri ve çevresi antik çağda "çok verimli" anlamına gelen Pamphylia'ya ve batıda Lykia'ya aitti.

M.Ö. VIII. yüzyıldan itibaren Ege Denizi'nin batı kıyılarından göç edenler, Aspendos ve Side gibi şehirleri kurarak bu bölgeyi şekillendirdi.

Bergama Kralı II. Attalos, M.S. II. yüzyıl ortalarında Side'yi kuşatamayınca, şimdiki Antalya'nın olduğu yere gelerek yeni bir şehir kurdu ve bu şehre Attaleia adını verdi.

Zaman içinde Atalia ve Adalya gibi isimlendirmeler de yapıldı.

Arkeolojik kazılarda, Antalya ve çevresinde günümüzden 40 bin yıl önce insanların yaşadığı ortaya çıktı.

Milattan önce 2000 yılından itibaren bölge, Hitit, Pamphylia, Lykia, Kilikya gibi kent devletlerinin ve Pers, Büyük İskender'in ardılı Antigonos, Ptolemais, Selevkos, Bergama Krallığı'nın egemenliği altına girdi.

Roma Devleti daha sonra bölgeye hakim oldu.

Antalya'nın antik çağdaki adı Pamphylia idi ve II. ve III. yüzyıllarda özellikle şehirler altın çağlarını yaşadı.

Ancak V. yüzyıla doğru eski ihtişamını kaybetti.

Doğu Roma'nın ve Bizans'ın egemenliği altındayken, Antalya 1207'de Selçuklular tarafından Türk topraklarına katıldı.

Anadolu Beylikleri döneminde Teke Aşireti'nin egemenliğine girdi.

Osmanlılar zamanında Antalya, Teke sancağının merkezi olarak hizmet verdi.

XVII. yüzyılın ikinci yarısında, ünlü Osmanlı seyyahı Evliya Çelebi, Antalya'nın kale içinde dört mahalle ve üç bin ev, kale dışında ise 24 mahalleye sahip olduğunu belirtti.

Limanı, 200 parçalık gemi alacak büyüklükteydi.

Osmanlı İmparatorluğu'nun son yıllarında Antalya, idari bakımdan bağımsız bir sancak haline getirildi.

 

Antalyada’ Gezilecek Yerler

 

  • Antalya Kalesi

İtalyan denizcilerin "Satalia" Türklerin ise "Antalia" ve "Adalia" olarak adlandırdığı Antalya, Anadolu'nun en eski yerleşim merkezlerinden biri olup tarih boyunca Lidya, Pers, Roma gibi büyük uygarlıkların egemenlikleri altında bulunmuştur.

Antalya, sadece tarihi zenginlikleriyle değil, aynı zamanda doğal güzellikleriyle de ön plana çıkmaktadır.

Özellikle yaz ve kış devam eden sosyal yaşantısıyla ünlü "Kaleiçi" bölgesi, yoğun bir aktivite merkezi olarak dikkat çekmektedir.

Antalya'nın kuruluşunda denizden ve karadan gelebilecek tehlikelere karşı kenti korunaklı kılan "Antalya Kalesi" günümüzde sadece sosyal bir alan olmanın ötesinde, tarih araştırmacıları, mimarlar ve arkeologlar tarafından büyük ilgi gören önemli bir tarihi dokudur.

Güzel anılar biriktirmek isteyenler ve fotoğrafçılara eşsiz kareler yakalamak isteyenler için Antalya Kalesi, benzersiz bir rota sunmaktadır.

Bu şehir, tarihi ve doğal güzellikleriyle birleşerek ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunmaktadır.

 

  • Kaleiçi

Kaleiçi, Türkiye'nin güney sahilinde yer alan ve turistik açıdan önem taşıyan bir bölge olarak Antalya şehrinde konumlanmış tarihi bir semttir.

Antalya'nın merkezinde bulunan Kaleiçi, şehrin tarihini, kültürünü ve doğal güzelliklerini yansıtan kilit bir noktadır.

Binlerce yıl öncesine uzanan zengin bir tarihe ev sahipliği yapmaktadır ve özellikle Antik Roma döneminden bu yana yerleşim yeri olarak kullanılmaktadır.

Şehir, tarih boyunca farklı hükümetlere ve medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır.

Helenistik dönemde Bergama Krallığı'na, daha sonra Roma İmparatorluğu'na ve Bizans İmparatorluğu'na ait olmuştur.

Bu nedenle, Kaleiçi, çeşitli dönemlerde birçok medeniyetin etkisi altında kalarak, farklı kültürel unsurları bünyesinde barındırmış ve bugünkü görünümünü şekillendirmiştir.

 

  • Hadrianus Kapısı

Hadrianus Kapısı, Antalya'nın tarihi semti Kaleiçi'nde, Antik Liman'ı çevreleyen surlar üzerinde yer alır.

Roma İmparatoru Hadrianus'un Antalya'ya gelişi anısına MS 130'da inşa edilmiştir.

"Üç Kapılar" olarak bilinen bu anıtsal yapı, Antalya'nın simgelerinden biridir.

Bizans Dönemi'nde savunma amaçlı kapatılan kapı, 1881'de tekrar açılmıştır.

1959'daki restorasyonda, orijinaline uygun beyaz mermer sütunlar eklenmiştir.

Mimari özellikleri Roma Dönemi zafer taklarını andırır.

Günümüze ulaşamayan üst kısmında imparator ve hanedan heykelleri bulunmuş olabilir.

Kapının her iki cephesinde dörter mermer sütun, göz alıcı oyma süslemeleri ve simetrik tasarım dikkat çeker.

Güneydeki Julia Sancta Kulesi Roma Dönemi'ne, kuzeydeki kule ise Selçuklular dönemi'ne aittir.

Latince kitabesi de bulunan kapı, modern caddelerden birinde Antalya'nın büyülü atmosferine giriş için ideal bir noktadır.

Pamfilya'nın en gösterişli kapısı olarak bilinen Hadrianus Kapısı, tarihle iç içe bir yolculuk sunar.

 

  • Yivli Minare & Yivli Camii

Yivli Minare, Selçuklu Sultanı 1. Alaeddin Keykubad'ın 1230 yılında yaptırdığı Alaaddin Camii'nin bir parçasıdır.

Bu yapı, Antalya'nın Kalekapısı'nda yer almaktadır.

38 metre yüksekliği ve etkileyici mimarisiyle dikkat çeken Yivli Minare, ilk bakışta göze çarpan bir simgedir.

Yivli Minare'nin yapımında tuğla ve Horasan harcı kullanılmıştır.

Minarenin gövdesi tuğla ve turkuaz renkli çinilerle süslenmiştir.

Yivli Minare, adını, dilimli ve sekiz adet yarım silindirik biçimde tasarlanan kalın gövdesinin yivlerinden alır.

Gövdenin her yönünde, firuze ve lacivert renklere sahip çinilerle süslenmiş Allah ve Muhammed yazıları bulunmaktadır, ancak bu yazılar zaman içinde tahrip olmuştur.

Yivli Minare'nin batısında yer alan Yivli Minare Camii, Anadolu Türk Mimarisi'nde benzeri olmayan bir formuyla dikkat çeker.

1372 yılında Balaban Tavşi tarafından yaptırılan camii, yarım küre şeklindeki altı adet kubbesiyle çok kubbeli cami türünün en eski örneği olarak kabul edilir.

1972 yılına kadar avlusu ile birlikte müze olarak hizmet vermiştir.

Yivli Minare ve Yivli Camii, Yivli Minare Hamamı, Gıyaseddin Keyhüsrev Medresesi, Selçuklu Medresesi, Mevlevihane, Zincirkıran Mehmed Bey Türbesi ve Nigar Hatun Türbesi gibi çok sayıda Selçuklu eserini içeren bir külliye içinde yer almaktadır.

 

  • Kesik Minare Cami

Kesik Minare Camii, Türkiye'nin güneyinde, Antalya'nın Kaleiçi bölgesinde bulunan ve Kırık Minare Camii, Korkut Camii veya Cuma’nın Camii adları ile de bilinen camiidir.

MS 2. yüzyılda Roma tapınağı olarak inşa edilmiş yapı,

7. yüzyılda, Meryem Ana şerefine bir Bizans kilisesine dönüştürüldü, ancak 7. yüzyılda Arap istilaları sırasında ağır hasar gördü.

9. yüzyılda yeniden onarıldı.

Kilise, Anadolu Selçuklu Devleti 13'üncü yüzyılın başlarında Antalya'yı ele geçirdiğinde camiiye dönüştürüldü ve asıl minaresi eklendi.

1361'de Kıbrıs Haçlı kralı Antalya'yı Selçuklular’dan aldığında, yine Şehzade Korkut'un yönetimi sırasında camiiye dönüştürülmek üzere tekrar kilise oldu.

Caminin ana binası, bir yangında yıkıldı ve 1800'lerden bu yana minare Kesik Minare olarak varlığını sürdürdü.

2019'daki yenileme sırasında, 123 yıldır eksik olan üst koni ve şerefe balkonlar restore edildi.

 

  • Karaalioğlu Parkı

Antalya Şehir Merkezi'nde yükselen Beydağları ve çevresini gözler önüne seren Karaalioğlu Parkı, şehrin en büyük parklarından biridir.

İkinci Dünya Savaşı sırasında dönemin valisi Haşim İşcan tarafından başlatılan bir projenin ürünü olan bu park, rengarenk çiçekleri ve gölgeli çam, palmiye ağaçlarıyla kaplı atmosferi ile özellikle sıcak yaz günlerinde Antalyalıların rahatlamak ve nefes almak için tercih ettiği bir noktadır.

Aynı zamanda 54 farklı kuş türüne ev sahipliği yaparak doğa severleri cezbetmektedir.

Karaalioğlu Parkı, konumu itibariyle oldukça avantajlıdır.

Kaleiçi, Kaleiçi Yat Limanı ve Barlar Sokağı'na yakın olması, ziyaretçilere tarihi ve turistik bölgelere kolay ulaşım sağlar.

Park falezler üzerinde konumlanması ise etkileyici Akdeniz manzarası sunarak ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim yaşatır.

Parkın huzurlu ve sakin atmosferi içinde yeşillikler arasında dolaşırken kuş sesleri eşliğinde doğanın keyfini çıkarabilirsiniz.

Yaz aylarında düzenlenen etkinlikler ise ziyaretçilere keyifli anlar yaşatır.

Antalya merkezindeyseniz, Karaalioğlu Parkı'nı ziyaret etmek, şehir hayatından uzaklaşıp doğayla iç içe olmak ve huzurlu bir atmosferde zaman geçirmek için mükemmel bir seçenektir.

 

  • Hıdırlık Kulesi

Beydağları'nın görkemli manzarasına hâkim bir konumda yer alan Hıdırlık Kulesi, Tarihi Kaleiçi surlarının üzerine inşa edilmiştir.

Şehir surlarının güneybatı köşesinde, Karaalioğlu Parkı'na bitişik bir noktada, Kaleiçi'ne giriş yolu üzerindedir.

Antalya'nın büyülü sahil şeridinde, denizle tarihin mükemmel birleştiği bir nokta olarak kabul edilen bu kule, Kaleiçi bölgesinin önemli yapılarından biridir.

Hıdırlık Kulesi, ziyaretçilere tarihi bir yolculuk imkanı sunmanın yanı sıra, Antalya'nın muazzam manzarasını da gözler önüne serer.

Milattan sonra 2. Yüzyılda Roma döneminde inşa edilen kule, kare kaideye ve yuvarlak gövdeye sahiptir.

Taş işçiliğiyle ön plana çıkan Hıdırlık Kulesi, Antalya'nın tarihi dokusunu siluetiyle yansıtır.

Üst katındaki terası, ziyaretçilere geniş bir açıyla hem deniz manzarası hem de Kaleiçi'nin dar sokaklarına bakma şansı tanır.

Hıdırlık Kulesi, Roma ve sonraki dönemlerde denizcilik faaliyetlerini izleyerek şehri koruma görevini üstlenmiştir.

Tarihi limana hâkim bir noktada yer alması, bu görevini etkili bir şekilde yerine getirmesine olanak tanımıştır.

Antalya'nın tarihi dokusunu yansıtan bu önemli yapı, ziyaretçilere eşsiz bir deneyim sunmaktadır.

Hıdırlık Kulesi'nin çevresindeki seyirlik alanlarda keyifli bir mola vererek, muhteşem deniz manzarasının tadını çıkarabilirsiniz.

 

  • Antalya Saat Kulesi

Antalya Saat Kulesi, Osmanlı mimarisini yansıtan önemli bir eser olup, 20. yüzyılın başında, 1901 yılında II. Abdülhamit'in tahta çıkışının 25. yılı anısına Sadrazam Küçük Said Paşa tarafından inşa edilmiştir.

Saat kulesi, kesme taştan yapılmış olması sayesinde mimari özelliklerini bozulmadan günümüze ulaşmıştır.

Antalya Saat Kulesi, Antalya merkezinde, eskiden ‘’Kapuağzı’’ olarak bilinen ve günümüzde ‘’Kale Kapısı’’ olarak adlandırılan bölgenin doğusunda konumlanmıştır.

Saat kulesinin en üst katında ise orijinal olarak el yapımı dövme demirden bir saat mekanizması bulunmaktadır.

Ancak, 1974 yılında Antalya'nın ünlü saatçisi Ali Rıza Suduran tarafından elektronik saatle değiştirilmiştir.

Bu güncelleme ile eski dönemlerde haftalık olarak kurulan ve sürekli bakıma ihtiyaç duyan saat, tamamen elektronik bir düzenlemeyle modernize edilmiştir.

Antalya Saat Kulesi, sadece mimari güzellikleriyle değil, aynı zamanda Antalya'nın sembolü haline gelmiş bir simge olarak da öne çıkmaktadır.

Antalya'da Gezilecek Yerler listesinde mutlaka yer alması önerilen bu tarihi yapı, şehrin kültürel zenginliğini vurgular.

 

  • Kaleiçi Marina

Kaleiçi Marina, Antalya'nın cezbedici noktalarından biridir ve ilçe merkezine son derece yakın bir konumda bulunmaktadır, bu nedenle yürüyerek kolayca ulaşılabilir.

Marina, bölgedeki tekne turlarının başlangıç noktası olarak hizmet verirken, çevresinde birçok restoran, kafe ve işletmeye de ev sahipliği yapmaktadır.

Bu bölge, M.Ö. 4. yüzyıldan itibaren doğal bir liman olarak kullanılmış olup, tarihi boyunca askeri ve ticaret faaliyetlerine ev sahipliği yapmıştır.

Kaleiçi Marina, tarihi önemi kadar günümüzde de teknelerin konaklama yapabildiği bir tesise dönüşmüştür.

Bizans ve Selçuklu dönemlerinde aktif olarak kullanılan liman, şimdi etkileyici bir Akdeniz manzarası eşliğinde yürüyüşler yapabileceğiniz ve içeceklerinizi yudumlayabileceğiniz işletmelerle çevrilidir.

Kartpostalları anımsatan Marina'nın atmosferi essiz bir güzellik sunmaktadır.

Kaleiçi Marina'ya giriş ücretsizdir, bu da ziyaretçilere çevreyi serbestçe gezip keşfetme imkanı tanır.

Tatilinizi Kaleiçi'nin tarihi atmosferiyle bütünleştirmek istiyorsanız, konaklama tercihinizi Kaleiçi Otelleri arasından seçebilirsiniz, veya Airtransferlines ile irtibata geçebilirsiniz.

 

  • Antalya Deniz Biyolojisi Müzesi

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan Deniz Biyolojisi Müzesi, özellikle nesli koruma altındaki deniz canlılarını tanıtarak, deniz kültürünü benimsemeyi ve doğal mirasa sahip çıkmayı amaçlamaktadır.

Dünyada birçok örneği bulunan deniz müzeleri gibi, Antalya Deniz Biyolojisi Müzesi de deniz canlılarının kurutulmuş örnekleri ve daha büyük canlıların iskeletlerini fiksatif çözeltiler içinde bozulmadan sergilemektedir.

Kaleiçi'nde 100 m2  bir alanda konumlanan müze, Türkiye denizlerinde yaşayan 9 tür köpekbalığı, 10 tür yassı köpekbalığı, 150 tür kemikli balık, süngerler, mercanlar, karides, istakoz ve yengeçler, kabuklular, ahtapot, kalamar, sübyeler, denizyıldızları ve denizkestaneleri gibi 500 türden fazla deniz canlısını sergilemektedir.

Ayrıca, nesli koruma altında olan, endemik ve Kızıldeniz kökenli deniz canlıları hakkında bilgilendirmeler de yapılmaktadır.

Müze, Pazartesi günleri kapalı olup yaz ve kış dönemlerinde 09:30 - 18:30 saatleri arasında ziyarete açıktır.

Giriş ücretsizdir ve aileniz ve arkadaş gruplarınızla keyifli bir zaman geçirebileceğiniz bir mekan olarak tasarlanmıştır.

 

  • Antalya Atatürk Evi Ve Müzesi

Antalyalıların, Atatürk'ün Antalya'yı ziyaret edeceği haberi üzerine birkaç günde içini temizleyip döşeyerek hediye ettikleri, yirminci yüzyılın başlarına tarihlenen Atatürk Evi, iki katlı, taş bir yapıdır.

Girişinde uzun bir hol bulunmakta olup, holün sağında bir salon, bir oda, banyo ve mutfak, solunda ise iki oda ve üst kata çıkan merdiven yer almaktadır.

Üst katta ise, holden ayrı olarak birisi balkonlu olmak üzere yedi odası bulunmaktadır.

Atatürk'ün ölümünden sonra, Antalya Atatürk Evi, Özel İdareye devredildi ve 1939'da Akşam Kız Sanat Okulu ve Kız Enstitüsü binası olarak kullanıldı.

1952'de Tarım Bakanlığı'na devredilen ev, uzun yıllar boyunca Teknik Ziraat Müdürlüğü'nün büroları olarak hizmet verdi.

1984'te ev, Kültür ve Turizm Bakanlığı'na devredildi.

Ancak, şehrin yeni imar planı uygulaması sırasında caddede kaldığı için yıkıldı.

Yıkılan binanın aynısı, Kepez Elektrik şirketi tarafından biraz geri çekilerek yeniden inşa edildi.

1986 yılında Atatürk Evi ve Müzesi olarak kullanıldı.

 

  • Antalya Etnografya Müzesi

Antalya Etnografya Müzesi, Osmanlı dönemi'nden kalma iki tarihi konaktan oluşur ve Kaleiçi'nin turistik bölgesinde yer alır.

Müze, Alt Konak ve Üst Konak olmak üzere iki bölüme ayrılmıştır.

Alt Konak'ta Türk-İslam eserleri, Üst Konak'ta ise Antalya halkının Osmanlı dönemi'ndeki günlük yaşamına dair objeler canlandırmalar eşliğinde sergilenir.

Alt Konak'ın ilk katında Kaleiçi'nde yapılan kazılarda bulunan eserler ve Aspendos Tiyatrosu'nun Selçuklu dönemi'nde kullanıldığına dair çini parçaları sergilenir.

İkinci katta Osmanlı dönemi'ne ait silahlar, günlük kullanım objeleri ve hat sanatı örnekleri bulunur.

Üst Konak'ta canlandırmalar ile Osmanlı dönemi'nde Antalya'da ev yaşamı ve Yörük yaşamı sunulmaktadır.

Selçuklu ve Osmanlı dönemi'ne ait kitabeler, gülleler ve mezar taşları müzenin bahçesinde görülebilir.


  • Antalya Mevlevihane Müzesi

Yivli Minare ve Yivli Minare Camii çevresinde bulunan Antalya Mevlevihane Müzesi, iki katlı kâgir bir yapıdır.

Mevlevihane Hamamı, Zincirkıran Mehmet Bey ve Nigar Hatun Türbeleri de kompleksin bir parçasıdır.

İnşa kitabesi olmayan binanın kesin yapım tarihi bilinmemekle birlikte, Selçuklu dönemine ait olduğu düşünülmektedir.

Osmanlı döneminde Mevlevihane olarak kullanılan yapı, 2018'de tamamlanan restorasyon çalışmalarının ardından Antalya Mevlevihane Müzesi olarak ziyaretçilere açılmıştır.

Müze, Mevlevilikle ilgili canlandırmalar, bilgi panoları ve eser sergileri içermektedir.

Kubbenin altında yer alan ana mekân, altıgen planlı bir aydınlık feneri ile ferah bir atmosfere sahiptir.

Ayrıca, eyvan içinde Mevlevilik ile ilgili eserlerin sergilendiği vitrinler bulunmaktadır.

Restorasyon sonrasında Müze, Mevlevihane'nin tarihi ve kültürel mirasını yaşatan bir merkez haline gelmiştir.

 

  • Kaleiçi Panoramik Asansör

Antalya'nın göz kamaştırıcı güzelliklere sahip olan Kaleiçi bölgesi, tarihi dokusu ve etkileyici manzaralarıyla ziyaretçilerini büyülemeye devam ediyor.

Bu bölge, keşfedilmeyi bekleyen birçok tarihi ve doğal güzellik barındırıyor.

Antalya Kaleiçi'nde Gezilecek yerler arasında 2014 yılında inşa edilen Kaleiçi Panoramik Asansör, bu tarihi bölgeye modern bir dokunuş katmıştır.

Yat limanına erişimi kolaylaştırmak amacıyla tasarlanan bu asansör, ziyaretçilere muazzam manzaralar eşliğinde unutulmaz bir deneyim sunuyor.

Kaleiçi Panoramik Asansör, Kaleiçi'nin deniz kıyısında konumlanmış olup şehir merkezine sadece 10 dakika uzaklıktadır.

Asansör, sadece ziyaretçileri hızlı ve kolay bir şekilde tarihi sokaklara taşımakla kalmaz, aynı zamanda muhteşem Akdeniz manzaralarının tadını çıkarmalarına imkan tanır.

Asansör, sadece ulaşımı kolaylaştırmakla kalmayıp aynı zamanda ziyaretçilere bu büyüleyici bölgeyi kuşbakışı görmelerini sağlar.

Asansörün zirvesine ulaştığınızda, tüm Kaleiçi'nin ve Antalya Körfezi'nin nefes kesen panoramasını gözler önüne serer.

Özellikle gün batımı veya güneşin ilk ışıkları sırasında bu manzara, unutulmaz bir deneyim sunar.

 

  • Sandland Antalya Kum Heykel Müzesi

Antalya'da 2006 yılından beri hizmet veren Sandland Antalya Kum Heykel Müzesi, 10 bin metrekarelik geniş bir alanda ziyaretçilerini ağırlıyor.

Bu benzersiz müze, dev boyutlardaki kum heykelleri, kullanılan kum miktarı, geniş alanı ve katılan sanatçı sayısı ile dünyanın en saygın kum heykel etkinlikleri arasında öne çıkıyor.

Her yıl farklı temalarla şekillenen heykeller, mitolojik figürlerden, masal kahramanlarına, deniz efsanelerinden, dünya harikalarına kadar geniş bir yelpazede sunuluyor.

Yaklaşık 10 bin ton nehir kumu kullanılarak oluşturulan bu olağanüstü eserler, metrelerce genişlik ve yükseklikleriyle izleyenleri büyülüyor.

Kum heykeltıraşları, tek başlarına veya küçük gruplar halinde çalışarak yeteneklerini, ve hayal güçlerini bu muazzam eserlerle sergiliyor.

Müze, her yaş grubuna hitap eden özel etkinliklere ev sahipliği yapıyor.

Çocuklar, Sihirli Kum Kale'de kendileri için tasarlanan atölyede kinetik kumlarla becerilerini sergileyerek geliştirebiliyor.

Aynı zamanda müze ziyaretçileri, ATV Safari ve su sporları gibi aktivitelerin keyfini çıkarabilirler.

Heykellerin yapım aşamalarını gösteren belgeselleri izleyebileceğiniz kafeteryada keyifli bir mola geçirebilirsiniz.

Dünyanın ilk ve tek yılın her günü açık müzesi olan Sandland, özel LED aydınlatma sistemi sayesinde gece’de ziyaret edilebilir.

Gece boyunca hafif bir müzik eşliğinde özel ışıklandırmalar altında sergilenen heykeller, ziyaretçilere farklı bir atmosfer sunar.

Sanat ve eğlenceyi kumun büyüsüyle buluşturan Sandland, ziyaretçilerine unutulmaz bir görsel deneyim yaşatıyor.

 

  • Tünektepe Teleferik ve Sosyal Tesisleri

1993 yılından beri faaliyet gösteren Tünektepe Teleferik Tesisleri, Antalya'nın güzelliklerini keşfetmek isteyenlere benzersiz bir deneyim sunuyor.

Tesis, adını taşıdığı Tünektepe Dağı'nın zirvesinde konumlanmış ve Antalya'nın muazzam panoramik manzarasını ziyaretçilerine sunuyor.

Teleferikle yükseklerde gezinirken, şehrin, denizin, adaların ve limanın büyüleyici manzarasının tadını çıkarabilirsiniz.

Modern ve güvenli tasarımıyla dikkat çeken teleferik hattı, ziyaretçilere konforlu ve keyifli bir deneyim vaat ediyor.

Tesis sadece teleferikle sınırlı kalmıyor, içerisindeki dürbünler sayesinde ziyaretçilere Tünektepe Dağı'nın panoramik manzarasını daha yakından keşfetme imkanı sunuyor.

Bu özel deneyim, unutulmaz anılar biriktirmenize katkı sağlıyor.

605 rakımlı Tünektepe’nin zirvesinde bulunan Sosyal Tesisi engin bir deneyim sunuyor.

Dinlenme alanları, restoranlar ve kafeler gibi hizmetlerle ziyaretçilere keyifli bir atmosfer sunuluyor.

Teleferik yolculuğunun ardından, bu sosyal alanlarda dinlenip, zengin menüden yiyecek ve içecek ihtiyaçlarınızı karşılayabilir güzel vakit geçirebilirsiniz.

Tünektepe Teleferik Tesisleri, Antalya'nın eşsiz güzelliklerini keşfetmek ve manzaranın tadını çıkarmak isteyen herkes için unutulmaz bir destinasyon olma özelliğini koruyor.

 

  • Düden Şelalesi

Antalya'nın doğal güzelliklerinden biri de Düden Şelalesi'dir.

Düden Şelalesi'nin doğal güzelliklerini, tarihini ve çevresinde sunulan aktiviteleri inceleyeceğiz.

Düden Şelalesi, Antalya'nın merkezine yaklaşık 15 kilometre uzaklıkta yer almaktadır.

Bu şelale, Düden Nehri'nin Akdeniz'e döküldüğü noktada bulunur ve şehir merkezine yakın olması nedeniyle hem yerli hem de yabancı turistler için popüler bir turistik mekan haline gelmiştir.

Düden Şelalesi, iki ana bölümden oluşur: Yukarı Düden Şelalesi ve Aşağı Düden Şelalesi.

Yukarı Düden Şelalesi, şehir merkezinin biraz dışında yer alır ve genellikle doğal güzelliği ve dingin atmosferi ile bilinir.

Bu şelalenin düşen suları, yüksek kayalıklardan akarak muhteşem bir manzara oluşturur.

Ziyaretçiler, bu alanda yürüyüş yapabilir, piknik yapabilir veya sadece doğanın tadını çıkarabilirler.

Aşağı Düden Şelalesi ise daha çok denizle buluştuğu noktada yer alır ve görsel olarak çarpıcı bir manzara sunar.

Bu şelale, büyük bir uçurumdan Akdeniz'e düşen sularıyla ünlüdür.

Antalya Merkez’den istediğiniz konumlara, Antalya Havalimanı (AYT) ve Gazipaşa Havalimanı (GZP) ’na rahatlıkla zamanında ulaşabilirsiniz.

Ulaşım Seçenekleri: Toplu taşıma seçenekleri, Belediye Otobüsleri, Metro , Tramvay ’ı kullanarak Antalya Havalimanı (AYT) ve Gazipaşa Havalimanı (GZP) ’na rahatlıkla ulaşabilirsiniz.

Bu hatları kullanmadan önce seyahatiniz için uygun sefer saatlerini web sitesinden kontrol edip seçmelisiniz.

Air transfer lines: Airtransferlines web sitesi üzerinden yapacağınız Havalimanı Transfer rezervasyonlarınız ile Antalya Havalimanı (AYT) ve Gazipaşa Havalimanı (GZP) ’na rahat zahmetsiz bir şekilde ulaşabilirsiniz.

Airtransferlines ile son model lüks araçlarla rahat, konforlu, eşsiz Havalimanı Transfer deneyimi sağlar.

Airtransferlines ’in avantajlarından yararlanmak, geniş transfer seçenekleriyle size uygun araç ve sürücüyü bulmak gideceğiniz yer hakkında bilgi almak veya rezervasyon yapmak için www.airtransferlines.com tıklayınız.

AIRTRANSFERLINES Kişisel Ulaşım Danışmanınız.

 

 

Profesyonel bir sürücü müsünüz? Şehrinizde ATL Sürücüsü Olun

Sürücü ekibimize katılın ve küresel ATL deneyiminin bir parçası olun. ATL, sizi havaalanından veya limandan bir transfere ihtiyaç duyan ve şehre sıcak bir giriş yapmak isteyen gezginlerle bağlantı kurar.

HEMEN KAYIT OL!

Uygulamalarımız

TÜM HİZMET BÖLGELERİMİZ